İslam ümmeti gerçekten tarih boyunca ilme büyük önem vermiştir. Zira yaratılış gayesi olan kulluk ancak ilimle mümkün olabilmektedir. İlimsiz bir kulluğun adresi elbette mechul olacaktır. Bundan dolayı İmam Buhari (rahimehullah) Sahih'inde "İlim Söz ve Amelden Öncedir” şeklinde bir bab açmış, herhangi bir konuda konuşmadan ya da amel etmeden önce ilmin olması gerektiğini vurgulamıştır. Fitnenin yeryüzünden kalkması ve dinin tamamıyla Allah'ın olması ancak kılıç cihadı ile mümkün iken, kılıç cihadı dahi ilme dayandırılmıştır. Bundan dolayı Şeyhul İslam İbn-i Teymiye (rahimehullah) "Dinin ikamesi yol gösteren kitap ve destekçi kılıçladır” diyerek kılıç cihadının ilmi temellere dayanmaksızın yapılamayacağına işaret etmiştir. Sonuç olarak bugün İslam ümmetinin, başının üzerinde duran belalardan kurtulması ancak ilimle, ilim üzere amel ve tebliğ ile mümkündür. İlimsiz bir liderlik kesinlikle söz konusu değildir. Bundan dolayı İslam ümmetinin her bir ferdi bu noktada üzerine düşeni yapmakla mükelleftir. Bu görev ümmetin her bireyinin üzerine farzı ayndır. Ümmetin her ferdi ilmi diriliş hareketine katılmak zorundadır. Bunun içinse öncelikle her fert kendi nefsi adına eksikleri gidermekle işe başlamalıdır. Sahip oldukları tevhid inancını delilleri ile bilmek, Kur'an ve Sünnet'ten nasiplenebildikleri kadarıyla ilme sarılmalıdırlar. Ümmetin ilimle dirilmesi fertlerin tek başlarına ilmi tedrisatta bulunmalarıyla elbette mümkün olmayacaktır. Bunun için topyekûn bir ilim hareketi başlatılmalıdır. Ümmet içinde ilmi olanlar hemen yeni fertler yetiştirmeye başlamalıdırlar. Yeni yetişecek nesil için selefin menheci üzere Kur'an ve Sünnet ilimlerini öğreten ortamlar hazırlanmalı, bu ortamların bütün ihtiyaçları ümmetin fertleri tarafından karşılanmalıdır. Bu noktada yapılacak çalışma kısa vadeli, küçük hedefler üzerine kurulmamalı, hedefler büyültülerek uzun vadeli bir çalışma içine girilmelidir. Elinizdeki eser İmam Gazali'nin "İhya-u Ulumiddin” isimli eserinin içinden küçük bir bölümdür. Bilindiği üzere "İhya-u Ulumiddin” oldukça hacimli bir eserdir. Günümüz Türkiye'sinde özellikle okuma alışkanlığının olmaması böyle hacimli eserlere gerekli ehemmiyetin verilmemesine neden olmaktadır. İnsanların çoğu birkaç ciltten oluşan eserleri sadece kütüphanelerini süslemek için edinmektedirler. Bundan dolayı İhya-u Ulumiddin'in içinden alınan bu bölüm, yeniden tercüme edilerek "İlme Teşvik” adı altında siz değerli okuyucularımıza sunulmaktadır. Burada yeri gelmişken İmam Gazali'nin hayatı hakkında da kısaca bilgi vermekte fayda vardır.