Nietzsche'ye göre gelmekte olan tehlike nihilizmdir. Yani hiççiliktir; bütün değerlerin değerlerini kaybetmesi; anlamın pul pul dökülüp anlamsızlığın hâkim olması halidir.
Bediüzzaman'a göre ise kapıdaki tehlike inançsızlık cereyanıdır. Bu cereyan Nietzsche'nin kaygılarını da kapsar niteliktedir. Ona göre gelecekteki yüzyılın en büyük mücadelesi iman mücadelesi olacaktır.
İman mücadelesinde Bediüzzaman varlıkın ötesinde bir yaratıcı görür. Ve onu Sâni'i Zülcelâl diye niteler. Yani ululuk sahibi sanatkâr... Çünkü her varlık Yaratıcısının eşsiz sanatının bir göstergesi mahiyetindedir.
Nietzsche için ise yaratılma yok oluş vardır. Oluş; olma, olagelme, nedenden niçin den vareste bir izah tarzı.
Nietzsche'nin idealindeki insanlık hali: Üst insan iken diğerinin ise kâmil insandır.
Bediüzzaman'a göre yapılacak işlerde müminleri motife eden etken ahiret inancı iken, Nietzsche hakikatin öbür dünyada değil bu dünyada olduğu gerekçesi ile ahireti reddeder. Oluş ne zamana kadar sorusunu ise cevaplamaz. Sadece ebedi dönüş der.
Ebedi dönüş üst insanın kabullenmişlik halidir. O geçirdiği bir içsel evre ile oluş da ki anlamsızlığı ve sürekliliği sorgulayamaz hale gelir. Olanları sadece kabul eder, o kadar. İşte bu tam anlamıyla kaderine boyun bükme, teslim olma halidir.