Kitap Ayrıntıları

Stok Kodu
:
9786059954600
Boyut
:
130-210-0
Sayfa Sayısı
:
392
Basım Yeri
:
Ankara
Baskı
:
1
Basım Tarihi
:
2014-11-01
Kapak Türü
:
Karton
Kağıt Türü
:
2.Hamur
Dili
:
Türkçe

Hikâye/Anlatı/Yorum

Stok kodu: TK-U4XIOK
Yazarı
Yayınevi
Her ne kadar, "Bana hikâye anlatma!.."; "Bana masal okuma!.."; "Geç bunları, bunlar hikâye, bana gerçeği anlat!..." şeklinde hemen her gün sokakta ve işyerimizde, hatta ailemizde sıkça duyduğumuz sözlerle itibar erozyonu yaşasa da, esasında bizim medeniyetimiz bir "kıssa medeniyeti"dir; bir başka ifadeyle "hikâye medeniyeti"... İster yazılı ister görsel olsun, insanlar hep hikâye peşinde adeta. Facebook ya da twitterda bir şey paylaşan, duyduğu bir hikâyeyi sanki herkese anlatmak istiyor gibi. Kendi kendine bir özçekim yapan biri de sanki kendi hikâyesini başkalarına anlatmak istiyor. Eskiden ise başta kahvehaneler olmak üzere pek çok uğrak mekânında özellikle erkeklerin birbirlerine anlattıkları şeyler "hikâye" değil de neydi? Mahalle aralarında, pencereden pencereye yöneltilen tonajı yüksek konuşmalar ve sohbetler; köylerde eskiden beri özellikle genç kız ve kadınların yaptığı çeşmebaşı sohbetleri vs... Bütün bunlar da kadınların birbirlerine anlattıkları hikâyeden başka bir şey mi?.. "Kimse beni anlamıyor"; "Annem, babam, ailem beni anlamak istemiyor"; "İnsanlar beni dinlemiyor/anlamıyor" gibi iletişim sorunları da temelde bir hikâye sorunudur. "Kimse beni anlamıyor" diyen biri esasında şunu haykırmıyor mu: "Kimse benim hikâyemi dinlemek istemiyor ya da kimse benim hikâyemi bilmiyor." Ya yaşlanan insanlarımızın yakınmalarına ne diyelim? "Torunum beni ilkel buluyor", "Torunuma göre benim anlattıklarım hurafeymiş..." Bu sevimli hikâye anlatıcılarımız şunu mu söylüyorlar: Bizim hikâyelerimizi torunlarımız dinlemiyor / dinlemek istemiyor... Esasında iletişimsizlik denen şey, insanların birbirlerinin hikâyesini dinlememesi ya da merak etmemesi değil de nedir?...
Tahmini Teslimat
%0indirim
₺203,00
₺203,00
Sepete Ekle
Her ne kadar, "Bana hikâye anlatma!.."; "Bana masal okuma!.."; "Geç bunları, bunlar hikâye, bana gerçeği anlat!..." şeklinde hemen her gün sokakta ve işyerimizde, hatta ailemizde sıkça duyduğumuz sözlerle itibar erozyonu yaşasa da, esasında bizim medeniyetimiz bir "kıssa medeniyeti"dir; bir başka ifadeyle "hikâye medeniyeti"... İster yazılı ister görsel olsun, insanlar hep hikâye peşinde adeta. Facebook ya da twitterda bir şey paylaşan, duyduğu bir hikâyeyi sanki herkese anlatmak istiyor gibi. Kendi kendine bir özçekim yapan biri de sanki kendi hikâyesini başkalarına anlatmak istiyor. Eskiden ise başta kahvehaneler olmak üzere pek çok uğrak mekânında özellikle erkeklerin birbirlerine anlattıkları şeyler "hikâye" değil de neydi? Mahalle aralarında, pencereden pencereye yöneltilen tonajı yüksek konuşmalar ve sohbetler; köylerde eskiden beri özellikle genç kız ve kadınların yaptığı çeşmebaşı sohbetleri vs... Bütün bunlar da kadınların birbirlerine anlattıkları hikâyeden başka bir şey mi?.. "Kimse beni anlamıyor"; "Annem, babam, ailem beni anlamak istemiyor"; "İnsanlar beni dinlemiyor/anlamıyor" gibi iletişim sorunları da temelde bir hikâye sorunudur. "Kimse beni anlamıyor" diyen biri esasında şunu haykırmıyor mu: "Kimse benim hikâyemi dinlemek istemiyor ya da kimse benim hikâyemi bilmiyor." Ya yaşlanan insanlarımızın yakınmalarına ne diyelim? "Torunum beni ilkel buluyor", "Torunuma göre benim anlattıklarım hurafeymiş..." Bu sevimli hikâye anlatıcılarımız şunu mu söylüyorlar: Bizim hikâyelerimizi torunlarımız dinlemiyor / dinlemek istemiyor... Esasında iletişimsizlik denen şey, insanların birbirlerinin hikâyesini dinlememesi ya da merak etmemesi değil de nedir?...

Görüşlerinizi paylaştığınız için teşekkür ederiz.
Tevhid Kitap’da yer alan ürün yorumları, müşterilerimizin satın aldıkları veya kullandıkları ürünlere dair değerlendirmelerini içerir.

Hakaret, argo veya alaycı tavır içeren, fiyat bilgisi verilen, soru sorulan, link verilen, karşılaştırma yapılan yorumlar onaylanamamaktadır.

Bu kriterlere göre incelenen yorumlar, kısa bir değerlendirme sürecinden geçer, uygunsa onaylanarak ilgili sayfada yer alır. Değerlendirme süresi, yorumların geliş sıralamasına göre değişkenlik gösterebilir.

Hikâye/Anlatı/Yorum, isimli ürünü arkadaşınıza tavsiye edebilir, düşünçelerinizi paylaşabilirsiniz.

Hata Bildirin

Ürünlerde fark ettiğiniz fiyat ve içerik yanlışlıklarında, Ürün Hata Bildir Ekranını kullanmanız genel olarak sözlü söylemlerden çok daha faydalıdır.

Sözlü bildirimler atlanabiliyor, fakat buradan yapacağınız bildirimlere tek tek bakılarak gereken düzenleme yapılmaktadır. Bu ekrandan yapılan bildirimler genel olarak düzenlenerek tüm kullanıcılara yansıtılması ve doğru bilginin sağlanması amaçlanmaktadır.

olmeden-once-mutlaka-oku
takim-eserler
takim-eserler

Tevhid Kitabevi sosyal medya hesaplarını ziyaret veya takip ederek gelişmeler, duyuru ve kampanyalardan haberdar olabilirsiniz.

sosyal medya
Whatsapp Destek